Beyin kanaması kafatasında meydana gelen kanamalardır. Beyni besleyen damarlardan kan sızması sonucu, o bölgenin çalışamaz hale gelmesini ifade etmektedir. Beyin dokusu, yüzeyi ve boşluğunda meydana gelen kanamalar, beyin kanaması kapsamındadır.
Bir bireyde beyin kanamasının gerçekleşmesi, belirli sebeplere dayanmaktadır. Bu sebeplerin başında yüksek tansiyon yer alır. Yüksek tansiyon (hipertansiyon), kan damarlarının iç yüzeyinde hasarlar meydana getirebilir ve bu durum zamanla damarların zayıflamasına neden olabilir. Beyin damarlarında çeşitli nedenlerle meydana gelen yapısal bozukluklar da beyin damarları üzerinde benzer bir etkiye sahiptir.
Anevrizma da beyin kanamasına neden olan bir durumdur. Zayıf bir damar bölgesinin şişmesi ve damar üzerinde baloncuk oluşturmasını ifade eder. Anevrizmalar patladığında ise beyin kanaması gerçekleşmektedir.
Beyin kanamasının bir diğer önemli sebebi kan sulandırıcı (antikoagülan) ilaçların sık kullanımıdır. Antikoagülanların amacı damarlarda pıhtı oluşumunu engelleyerek kanın akışkan bir yapı kazanmasını sağlamaktır. Ancak aşırı veya kontrolsüz kan sulandırıcı ilaçlar kullanmak, beyin kanaması riskini artırmaktadır.
Kafa travmaları da beyin damarlarının zedelenmesine yol açabilen bir durumdur ve sonuç olarak beyin kanamasına neden olan etmenler arasında sıralanmaktadır.
Beyin Kanamasının Belirtileri Nelerdir?
Beyin kanamasının belirtileri, kişiden kişiye ve kanamanın gerçekleştiği beyin bölgesine göre değişkenlik göstermektedir. Bu belirtiler aniden ortaya çıkabilir veya zamanla kademe kademe ilerleyebilmektedir. Beyin kanamasının en yaygın semptomları bilinçte azalma, baş dönmesi, göz kayması, organlarda kuvvet azalması, kol ve bacakta kasılmalar, uyuşma, konuşma bozukluğu ve baş ağrısıdır.
Bilinçte azalma durumu genellikle zihinsel berraklığın yitirilmesi olarak kendini göstermektedir. Bu duruma örnek olarak çevreye duyarsızlaşma, tepkisizlik halinde olma veya anlamsız bakma durumları verilebilir. Konuşma bozukluğu ise kendini cümle içinde kelime bulamama ve anlaşılmayan biri biçimde konuşma şeklinde gösterebilir.
Türk şarkıcı ve sanatçı Ebru Gündeş, 1999 yılında “Dön Ne Olur” albümünü tanıtmak için bir basın toplantısında yer almıştır. O esnada 25 yaşında olan Ebru Gündeş, beyin kanaması geçirmiş ve dünyada beyin kanaması geçirdiği anlar kayıt altına alınan ilk ve tek insan olmuştur. Prof. Dr. Cengiz Kuday’ın ifadesine göre Ebru Gündeş’in kameralara yansıyan anları, dünyanın farklı üniversitelerinde öğrencilere eğitim amaçlı izletilmiştir. Prof. Dr. Kuday bu görüntülerin beyin cerrahları için önemli olduğunu da söylemiştir. Çünkü beyin kanamasının belirtileri Ebru Gündeş’te de görülmüştür: Gündeş’in başı bir anda dönmeye başlamış, gözleri kaymış ve bayılmıştır. Gündeş bayıldıktan sonra ameliyata alınmış, başarılı ameliyatlar neticesinde sağlığına geri kavuşmuştur.
Beyin kanaması, sebebi ne olursa olsun önlem ve dikkat gerektiren bir sağlık sorunudur. Ancak belirtiler, kanamanın ilk anında anlaşılmayabilir. Bu nedenle tespiti oldukça önem taşımaktadır. Bilgisayarlı tomografi, anjiyografi veya manyetik rezonans tomografi, beyin kanamasını tespit edebilen yöntemlerdir.
Beyin kanamasının tedavisinde birincil hedef, kanama sebebini ortadan kaldırmaktır. Bu sayede ileri seviyede oluşabilecek hasarlar önlenmiş olur. Hasta yoğun bakım ünitesine alınır ve hastanın durumu düzenli takip edilir. Beyin kanaması geçiren hastalar genellikle cerrahi yöntemlerle tedavi edilir. Ameliyat gibi cerrahi yöntemler dışında ilaçla tedavi de bazı durumlar için mümkündür. Tedavi yöntemi ve süresi, hastadan hastaya değişeceği için bu sürece doktorlar karar vermektedir.
Beyin Kanaması Nasıl Önlenebilir?
Beyin kanamasını önlemek, beyin kanamasına neden olabilecek faktörleri azaltmakla mümkündür. Sigara ve alkol tüketimini kısıtlamak, yüksek tansiyona neden olabilecek davranışlardan uzak durmak, düzenli sağlık kontrolü yaptırmak ve kafa travmalarından kaçınmak, beyin kanamasından korunma yollarındandır.