Beklenmedik anlarda gerçekleşip can ve mal kaybına sebep olan depremler, faylar boyunca meydana gelen ani hareketlerin sonucunda oluşmaktadır. Tektonik plakalar, genel olarak yavaş hareket etmesine rağmen sürtünme nedeni ile aralarda sıkışıp kalarak basınç oluşturmaktadır. Aralardaki baskı, sürtünme kuvvetini yendiği zaman yer kabuğunda yayılan ve hissettiğimiz sarsıntıya neden olan dalgalar halinde enerji açığa çıkararak depremleri meydana getirmektedir. Hareketin yeryüzü boyunca yayılması, sismik dalgalar biçiminde depolanmış olan elastik gerilim enerjisinin serbest bırakılmasına sebep olur.
Güneş sisteminde sismik aktivite yaşayan tek yer Dünya değildir. Hem Mars hem de Ay’da Dünya’dakinden farklı nedenlerle de olsa depremler yaşanmaktadır. Ay’da ve daha yakın zamanda Mars’ta konumlandırılan sismometreler, araştırmacıların bu gezegenlerin iç yapısının araştırmasına olanak tanımaktadır.
Mars depremleri, gelgit etkileşimleri tarafından değil; gezegenin soğuması ve büzülmesi, güçlü gerilim kuvvetleri üretmesi sonucu meydana gelmektedir. Tıpkı Ay’da olduğu gibi meteoroid etkilerinin de gezegenin etrafına sismik dalgalar göndererek bir rol oynadığına inanılmaktadır. Araştırmacılar, NASA’nın InSight görevinin bir parçası olarak 2018’de kızıl gezegene bir sismometre yerleşirmişlerdir.